1. İNSAN HAKLARI NEDİR?
İnsan hakları, tüm insanların onurlu, özgür, eşit, adil ve barış içinde yaşayabilmeleri için gerekli olan standartlardır. Her insan bu haklardan yararlanmalıdır. Bu haklar herkes için ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal düşünce, ulusal veya farklı bir aidiyet, mal varlığı, doğum veya farklı bir statüye bakılmaksızın garanti altına alınmıştır. Kaynaklarını köleliğe, soykırıma, ayrımcılığa ve devlet baskısına karşı verilen mücadelelerden alır.
2. İNSAN HAKLARI ÖRGÜTLERİ NE YAPAR?
İnsan hakları örgütleri insan haklarının korunması ve geliştirilmesi ve hak ihlallerinin sona erdirilmesi için çalışan örgütlerdir. Hak ihlallerini belgeleyen ve bunların giderilmesi, adaletin sağlanması ve tazmin edilmesi için hem devlet hem de toplum düzeyinde çalışmalar yaparlar. Devlet ve hükümet uygulamalarını izleyerek insan hakları prensiplerine uyulması için çalışırlar.
3. HAK TEMELLİ YAKLAŞIM NEDİR?
Birleşmiş Milletler tarafından Hak Temelli Yaklaşım (HTY), insani gelişme süreci için normatif olarak uluslararası insan hakları standartlarına dayanan ve uygulamada insan haklarını destekleme ve korumaya yönelik, kavramsal bir çerçeve olarak tanımlanır. Gelişim sorunlarının merkezinde yatan eşitsizlikleri analiz etmeyi, ayrımcı uygulamaları ve adil olmayan güç dağılımını düzeltmeyi amaçlar. Uzun vadeli olarak kırılgan ve dışlanmış gruplar için kapsayıcı ve ayrımcılığa karşı çalışmalarla en ağır hak ihlallerini de içerecek şekilde insan, hayvan ve çevre hakları alanında sorumlu kişi ve kurumların sorumluluğunu tanımlamayı ve arttırmayı, hak sahiplerinin haklarını talep etme çerçevesinin güçlenmesi ve katılımını hedefler.
4. GENEL ÇERÇEVE
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (İHEB), insan haklarını, özgürlüğün, adaletin ve barışın temeli olarak görür. Viyana Bildirgesi ve Eylem Programı’nda; demokrasi, kalkınma, insan haklarına saygı ve temel özgürlüklerin birbirine bağlı ve birbirini pekiştiren kavramlar olduğu belirtilir.
Birleşmiş Milletler (BM), 1997 yılında başlatılan BM Reform Programı’nda, BM sistemindeki tüm kuruluşlara insan haklarını çeşitli faaliyetlerine ve programlarına kendi koşulları çerçevesinde entegre etmeleri çağrısında bulundu. Ardından, 3-5 Mayıs 2003 tarihinde gerçekleştirilen BM bağlamında İnsan Haklarına Dayalı Yaklaşım Üzerine Kuruluşlararası Çalıştay’ında, BM kuruluşlarının politikalarında ve uygulamalarında ortak olarak benimseyeceği insan haklarına dayalı yaklaşım ile ilgili hususlar konusunda anlayışa ulaşılması amaçlandı.
Ortak Anlayış̧ Bildirisi, BM kuruluşları tarafından kalkınma işbirliği ve kalkınma programlaması özelinde benimsenecek insan haklarına dayalı bir yaklaşıma atıfta bulunur.
Avrupa Birliği (AB) de 2012 yılında, “İnsan Hakları ve Demokrasi için Stratejik çerçeve-EU Strategic Framework on Human Rights and Democracy” yaklaşımını onayladı. Bu yaklaşım üzerine Avrupa Konseyi, 2015-2019 Aksiyon Planı’nı yayınladı. AB, 2014 yılında Hak Temelli Yaklaşım belgesini yayınlayarak tüm dış̧ yardımlar ve kalkınma süreçlerinde kullanılmasını amaçladı. Bu kararlar sonucunda her türlü çalışmada kullanılmak üzere insan hakları temelli bir yaklaşım geliştirildi. AB Hak Temelli Yaklaşımı’nın (HTY) genel çerçevesi:
- İnsan haklarının bölünmezliği, insan onuruna saygı, eşitlik ilkelerinin HTY ile tüm çalışmalara yansıtılması.
- HTY’nin, sahiplik, şeffaflık, hesap verilebilirlik ve kapsayıcılık ilkeleri ile uyumlu olması.
- HTY’yle kalkınma süreçlerine hak temelli metodoloji sunma.
- HTY’nin insan hakları yükümlülüklerinin tüm taraflarca taahhüt edilmesini sağlaması.
- HTY’yle hakların herkese (no one left behind) arkada kimse bırakılmadan ilkesi gereği uygulanması ile çoklu ayrımcılığın ele alınmasına yardımcı olması.
5. HAKLARA DESTEK PROGRAMI
Haklara Destek Programı, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu’nun finansmanı ile Hafıza Merkezi ve Heinrich Böll Stiftung ortaklığında oluşturulan ve Türkiye’deki hak örgütlerinin insan hakları ve demokrasinin gelişmesine ve kurumsallaşmasına katkıda bulunma kapasitelerini arttırmayı amaçlayan bir hibe alt hibe programı. Bu hibe programı, insan hakları ve demokratik değerlerin güçlenmesine katkıda bulunmak için çaba gösteren ve adil rekabet, fırsat eşitliği ve şeffaflık ilkelerine dayanan tüm başvurulara ve faaliyetlere açık.
6. HAK TEMELLİ YAKLAŞIMIMIZ
Haklara Destek Programı-Hak Temelli Yaklaşımı’nda, BM ve AB genel çerçevesini benimser. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve diğer uluslararası insan hakları metinlerinde yer alan insan hakları standartları ve ilkeleri tüm faaliyetlerine rehberlik eder. BM Ortak Anlayış Bildirisinde referans verilen ve Programa rehberlik eden bu ilkeler aşağıda açıklanmıştır:
- Evrensellik ve Devredilemezlik: İnsan hakları evrenseldir ve devredilemez. Dünyanın her yerindeki tüm insanlar bu haklara sahiptir. Kişi bu haklardan gönüllü olarak vazgeçemez ya da bu haklar kişinin elinden alınamaz. İHEB’nin 1. Maddesinde belirtildiği gibi, “Tüm insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar.”
- Bölünmezlik: İnsan hakları bölünemez. İster sivil, ister kültürel, ekonomik, politik ya da sosyal nitelikte olsun, bu haklar her bir insanın haysiyeti için gereklidir. Dolayısıyla, hak olarak hepsi eşit statüdedir ve hiyerarşik olarak sıralanamazlar.
- Birbirine Bağlı ve Birbiriyle İlişkili Olma: Çoğu zaman, bir hakkın gözetilmesi, tamamen ya da kısmen, diğerlerinin gözetilmesine dayanır. örneğin; sağlık hakkının gözetilmesi, belirli durumlarda, eğitim hakkının ya da bilgi edinme hakkının gözetilmesine bağlıdır.
- Eşitlik ve Ayrımcılık Yapmama: Tüm bireyler insan olarak ve her insanın doğuştan gelen saygınlığı bakımından eşittir. Her insan ırk, renk, cinsiyet kimliği, cinsiyet ifadesi, cinsel yönelim, etnik köken, yaş, dil, din, siyasi ya da başka türlü görüşler, ulusal ya da sosyal köken, engel durumu, mülkiyet, doğum ya da insan hakları sözleşmelerinde belirtilen diğer hususlar bakımından ayrım gözetmeksizin insan haklarına sahiptir.
- Katılım ve Kapsayıcılık: Her insan ve tüm insanlar, insan haklarının ve temel özgürlüklerin yaşanmasına olanak verecek sivil, ekonomik, sosyal, kültürel ve politik kalkınma faaliyetlerine aktif, özgür ve anlamlı şekilde katılma, katkıda bulunma ve bunlardan yararlanma hakkına sahiptir.
- Hesap Verebilirlik ve Hukukun Üstünlüğü: Devletler ve diğer yükümlülük sahipleri, insan haklarının gözetilmesinden sorumludur. Bu hususta, insan hakları metinlerinde öngörülen yasal normlara ve standartlara uymak zorundadırlar. Bunlara uymadıkları takdirde, hak sahipleri hukuk kuralları ve usullerine dayalı olarak yetkili bir mahkeme ya da diğer türlü bir hakem karşısında uygun çözüm yollarını arama hakkına sahiptir.
Bu yaklaşım doğrultusunda, Haklara Destek Programı’na başvuran hak örgütlerinin genel yaklaşım ve faaliyetlerinin aşağıdaki ilkelerle uyumlu olması beklenir. Programa başvuran STÖ’lerin bu ilkelere aykırı faaliyetlerinin tespit edilmesi halinde başvuru reddedilir.
- Ticari amaç gütmeyen, gönüllü hak savunuculuğu yapma.
- Devletlerden, hükümetlerden ve siyasi partilerden bağımsız olma.
- İnsan haklarının evrenselliğini ve bölünmezliğini savunma.
- Irk, dil, din, renk, cinsiyet, siyasi görüş ve benzeri nedenlerle yapılan her türlü ayrımcılığa karşı olma.
- Herkes için, her yerde ve koşulda yaşama hakkı, işkence ve kötü muameleye maruz bırakılmama hakkı, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü savunma.
- Hukukun üstünlüğü, adalete erişim, adil yargılanma ve savunma hakkını savunma.
- Savaşa ve militarizme karşı, barış hakkı ve hoşgörüden yana olma.
- Düşünce ve inanç özgürlüğünü koşulsuz bir hak olarak görme ve savunma (programa başvuranların dini propaganda faaliyetlerinde bulunmaması şartı aranır).
- Toplumsal cinsiyet eşitliğini koşulsuz savunma.
- Ofis içerisinde, çevrimiçi ortamlarda, düzenlenen etkinlik ve iş seyahatlerinde bezdirme, baskıcı davranışlar ve kişinin vücut bütünlüğü hakkını ihlal edecek her türlü şiddet ve tacizden uzak durma; bu durumların önlenmesi için gerekli aksiyonu alma; bu durumlarla karşılaşıldığında mağdurun beyanını esas alma.
- Ulusal, azınlık ve yerel kimliklerin haklarını tanıma.