21/04/2024

Haklara Destek Programı (Haklara Destek) kapsamında organize ettiğimiz III. ağ toplantısını “Anadili Hakkı Önündeki Engellere Karşı Mücadele" başlığıyla 9 Şubat 2024’te anadili hakkı alanında faaliyet gösteren örgütlerin bir araya getirerek Mordem'de Diyarbakır'da 39 kişinin katılımıyla yaptık. Gün boyu anadili hakkı üzerine konuştuğumuz toplantının dili Kürtçeydi. Toplantı boyunca Türkçe ve İngilizceye simultane çeviri yapıldı.

Katalanca üzerinden anadili hakkı mücadelesine dair Özgür Güneş Öztürk’ün Barcelona’dan aktarımlarıyla katkı sağladığı toplantıya Haklara Destek yararlanıcılarından Barış İçin Kültürel Araştırmalar Derneği (bakad), Diyarbakır Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği (DKVD), Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü Derneği (DİSA), Göç ve İnsani Yardım Vakfı (GİYAV), İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi, İsmail Beşikçi Vakfı (İBV), Kürt Araştırmaları Derneği, Mezopotamya Eğitim Bilim Sanat Sağlık ve Kültür Vakfı, Mordem Sanat ve Ekolojik Yaşam Derneği, Önce Çocuklar Derneği, Roman Gençlik Derneği ve Yayla (Gola) Kültür Sanat ve Ekoloji Derneği katıldı. Ayrıca Diyarbakır’dda faaliyet gösteren ANKA Kooperatifi, Dijital Medya Derneği, Kürt Çalışmaları Merkezi, Kürt Dili ve Kültürü Ağı, VATE Yayınevi ve Zan Vakfı da davetimizi kabul ederek toplantıya katkı sundu.

Toplantı hibrid formatta yapıldı, Katalanca anadili hakkı mücadelesini Özgür Güneş Öztürk panele Barcelona’dan çevrimiçi katıldı. Heinrich Böll Stiftung Derneğinden Dawid D. Bartelt açılış konuşmasının ardından toplantıda birbirimizin çalışma alanlarını öğrenmek ve katılımcıları tanımak için Haklara Destek saha sorumlularından Eda Köse kısa bir tanışma etkinliği yürüttü. .

Tanışma etkinliğinden sonra iki saat süren “Farklı Deneyimler Üzerinden Anadili Hakkı İçin Mücadele” paneline geçtik. Panele Özgür Güneş Öztürk ile beraber feminist mücadele ve Kürtçe özelinde anadili hakkı mücadelesinin dinamiklerini konuşmak üzere TJA aktivisti Hacer Özdemir ve devletin yine Kürtçe özelinde sürdürdüğü asimilasyon politikalarına karşı sivil toplumun ve politik aktörlerin rolünü aktarmak üzere Mezopotamya Vakfından Osman Akyıl katıldı. 

Moderasyonunu Haklara Destek saha sorumlularından Zozan Bilge’nin yaptığı panelde Kürtçe dilinin asimilasyon politikalarına karşı nasıl bir mücadele ile direniş gösterdiğini, sivil toplumun,politik temsillerin mücadeleye nasıl bir katkı verdiğini ve Cumhuriyetin ilanından başlayarak tarihsel çerçeveyi  Osman Akyıl’dan dinledik. Dil üzerinden yapılan yasaklamaların ve engellemelerin geçtiğimiz yüzyıldaki etkilerine değinerek bugünkü mücadelenin en önemli kısmının gençlere aktarım olduğunu belirtti. Anadili hakkı mücadelesinin hep birlikte verilmesi gereken bir mücadele olduğunun altını çizerek Kürtçeyi yaşatmanın önemli yollarından biri olarak eğitimi işaret etti. Osman Akyıl ayrıca yeni kurulan Kürt Çalışmaları Ağı’nı temsilen bizlere ağın nasıl bir ihtiyaçtan hangi konuları tartışarak kurulduğunu ve neler planladıklarını anlattı. Kurucu derneklerin yaklaşım farklılıklarıyla bir araya geldiği ağın kolektif metodlarla birlikte çalışacaklarını aktardı.

İkinci panelist TJA aktivisti Hacer Özdemir ile anadil hakkı tartışmasına feminist mücadelenin katkısı nasıl olabilir, Kürt kadın hareketinde dil aktivizminin yeri ve önemi ile birlikte anadil hakkı mücadelesinin toplumsal cinsiyet eşitliğine nasıl bir katkı sağladığını konuştuk. Hacer Özdemir, dil ve kültür bağından ve bu ikisinin aktarımında kadının rolünün öneminden bahsederek konuşmasına başladı. Asimilasyon politikalarının yanı sıra oto asimilasyon örneklerine değindi. Evin içerisinde Kürtçenin kadınlar tarafından nasıl korunduğundan, kadınların dile nasıl sahip çıktığından ve örneğin ninnilerle çocuklara nasıl aktarıldığından bahsetti. Kadın Yaşam Özgürlük sloganının da yol göstericiliğine değinerek Kürtçede ısrarcı olmak gerektiğini anlattı. Konuşmasını 7. bültenimize adını veren “Anadilinin olmadığı yerde hayat tam olarak örgütlenemez” diyerek sonlandırdı.

Son olarak Özgür Güneş Öztürk’le de Franco dönemi ve sonrasındaki dil yasaklamalarını ve baskılarını konuştuk. Bize Katalanca ve Kürtçe için verilen mücadelenin ayrışan ve ortaklaşan örneklerinden bahsetti. Kamusal alandan tasfiye edilerek evin içine hapsedilen dilin kolektif hafızadan nasıl silinmeye çalışıldığını anlattı. Burada da dil hakkı için mücadelenin diasporadaki Katalan sürgün aydınlarca nasıl sürdürüldüğünden bahsetti. Dili yaşatabilmek için gençlerle iletişimin dijital aktivizm ve araçlarıyla sürdürülebilmesinin öneminin altını çizdi.

Günün son oturumunu ise Haklara Destek ekibinden Balacan Ayar ve Olcay Özer’in kolaylaştırıcılığı ile yürütülen grup çalışmasına ayırdık. Örgütler (1) anadil hakkı için toplumsal cinsiyet çalışmaları, (2) uluslararası ve yerel ağlar ve işbirlikleri, (3) lobicilik ve savunuculuk) ve (4) anadilde eğitim konularında grup tartışmaları yaptı. Grup çalışmalarında çıkan tartışmalar konuları bütün katılımcılarla paylaşıldı ve tartışma açıldı.

Ağ toplantısına katılan bütün örgütlere, değerli yorumları ve katkıları için tekrar çok teşekkür ederiz. Toplantıyı mekanlarını açarak orada yapmamızı mümkün kılan Mordem ekibine de çok teşekkür ederiz.